Can Atalay: Görev, sorumluluk ve vebal Numan Kurtulmuş’tadır

CHP’nin Meclis’i olağanüstü toplantıya çağırmasının akabinde açıklama yapan Can Atalay “Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır” sözünü kullandı.

Can Atalay: Görev, sorumluluk ve vebal Numan Kurtulmuş’tadır
Yayınlama: 03.09.2024
A+
A-

Anayasa Mahkemesi’nin milletvekilliğinin düşürülmesi hakkında hak ihlali kararı verdiği Can Atalay, sosyal medya hesabndan yaptığı açıklamada TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a seslendi: “Anayasa Mahkemesi kararı apaçık ortadayken, öteki hiçbir kurumun kararını, sürecini beklemek, önermek ya da ardına sığınmak mümkün değildir. Bu tavır TBMM’deki sayısal çoğunluğa dayanarak Anayasa’nın ve maddelerin çiğnenmesi, askıya alınmasıdır. Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır.”

CHP, Türkiye Personel Partisi’nden Hatay milletvekili seçilen, akabinde vekilliği düşürülen ve AYM’nin milletvekilliği düşülmesi hakkında “yok hükmünde” kararını verdiği Can Atalay için Meclis’i 10 Eylül Salı günü saat 14.00’te ikinci sefer olağanüstü toplantıya çağırdı.

Başvurunun akabinde Can Atalay, Silivri Cezaevi’nden “Görev, sorumluluk ve vebal Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş’tadır!” başlıklı bir açıklama yayınladı.

NASIL YORUMLAMALIYIZ?

Can Atalay şu sözleri kullandı:

“Meclis olağanüstü toplantı davetleri, açık Anayasa ihlaline Meclis’in el koyması içindir. Her kurumu, her yurttaşı bağlayan Anayasa Mahkemesi kararının hasır altı edilerek Anayasa’nın askıya alınmasına karşı acil davettir. Görev savsaklamalarına müdahale gayretleridir. Lakin, kararın uygulanmasından asli görevli, sorumlu TBMM Başkanı’dır.

Başkan’ın ‘Anayasa Mahkemesi bize yazı yazmadı’ sözlerini nasıl yorumlamalıyız? Resmî Gazete neden çıkar? Neden bilhassa Anayasa Mahkemesi Kararları Resmî Gazete’de yayımlanır? Resmî Gazete’de yayımlanan bir metin ortaya söylenmiş bir söz müdür?

Resmî Gazete’de yayımlanan bir ‘hüküm’ her kuruma, yurttaşa ‘açık tebligat’tır da neden TBMM Başkanı için bağlayıcı bir “hüküm” olamaz? Neden ve ne vakittir Resmî Gazete bildirimleri ‘şahsıma bildiri edilmediği sürece hükümsüzdür’ denilebilmektedir? Öbür herhangi bir kurum, yurttaş bu türlü bir yok sayma saikiyle davranırsa başına neler gelir?

AYM, ‘MİLLETVEKİLLİĞİ HİÇ DÜŞMEMİŞTİR’ DEDİ

Durum en açık haliyle şöyledir: Meclis kürsüsünden Yargıtay’ın ‘bir yazısı’ okundu. Anayasa Mahkemesi ‘okunan bu yazı ve sonucunda yapılan işlem yok hükmündedir’ kararını verdi. ‘Milletvekilliği hiç düşmemiştir’ dedi.

Anayasa Mahkemesi kararı apaçık ortadayken, öteki hiçbir kurumun kararını, sürecini beklemek, önermek ya da ardına sığınmak mümkün değildir. Bu tavır TBMM’deki sayısal çoğunluğa dayanarak Anayasa’nın ve kanunların çiğnenmesi, askıya alınmasıdır. Görev, sorumluluk TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un omuzlarındadır. Ve giderek ağır bir vebale dönüşmektedir.”

(SOSYAL MEDYA)

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.