CHP lideri Özgür Özel partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklama yapıyor.
CHP lideri Özgür Özel partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklama yapıyor.
Özel’in açıklamalarından başlıklar şöyle:
ETKİ AJANLIĞI: Bir yasa getirdiler ismi tesir ajanlığı. Bir yazmış AK Parti grubu; herkes casus. Kırmızı alarm ilan ediyoruz dedik, bu yasa geçmeyecek elden gelen ne var yapılacak dedim gruba. Grup bu talimatı aldı. Mücadele verildi. Tesir ajanlığı yasası geri çekildi. Taslağı hazırlasınlar casusa ajan desinler. Ama MİT’in istediği ya da devletin, güvenlik güçlerinin istediği öğrenciyi, öğretmeni, öğretim görevlisini, gazeteciyi tehdit etmeyen bir maddeyi yazacak akıl marifet bu ülkenin bürokrasisinde var. Yazın, oturmaya biz varız. Geçen haftakine benzer bir metnin orasını burasını değiştirip aynı niyetle getirmeyin. Kırmızı alarm kalkmadı sarıya çevirdik.
ESENYURT BELEDİYESİNE KAYYIM: Şafak operasyonu ile liderimizi Ahmet Özer’i aldılar. Yatak odasına kadar gidip gözaltına aldılar. Yalnızca itibarsızlaştırmak için. Devletin kilidini balyozla kırdılar. Uydurma kanıtlarla Ahmet Özer’i tutukladılar. İtiraz ettik, CHP bütün grubuyla birlikte yalnızca Esenyurt’taydı. Demokrasi darbe teşebbüsüne karşı ne yapmamız gerektiğini konuştuk. Ceza hukukçuları dilekçe yazdılar. Profesörlerin 40 yıllık akademik bilgileriyle hazırladıkları yazıları reddettiler. Bir de bilinmeyen şahit beyanları var. Tutuklamaya devam dediler. Kapalı şahit nereden çıktı? Bilinmeyen şahit var ise o gün sorardın. O bâtın şahidin sözüyle güya iddianame yazacak. Savcı, İstanbul’da süratli iddianame yazmasıyla meşhur. İddianame yok, zira ortada delil yok. AK Parti ve MHP’ye kötü haberim var. 2 bireyden biri Ahmet Özer’e oy vermiş. Esenyurt’ta kimse buna inanmıyor. Esenyurt’un yüzde 80’i buna inanmıyor. 5 bireyden 4’ü yanlış yapıldığına inanıyor. Sandığı koyup halka soralım. Yüzde 80’i Ahmet Özer’in arkasında değilse biz bir şey bilmiyoruz. Şunu unutmayın ki Ahmet Özer çıkana kadar o kümenin içinden birinin yönetmesi gerek. Ama o kişiyi Tayyip Bey’in seçmesi, onun açısından tamamen yenilmişliğin ifadesi. Bunun ismi demokrasi değil. Gözünü hırs bürümüşlüğün biçimidir. Biz liderimizin gerisindeyiz. Ahmet Özer mahkemede kumpasları aşacaktır.
NÖBETE DEVAM EDECEĞİZ: Biz Esenyurt’u yalnız bırakmayacağız, nöbete devam edeceğiz. 2 günden birinde Türkiye’nin herhangi bir kentinden birinde tüm yöneticilerimizle nöbet tutacağız. 2 günden birinde bu varken başkasında de tüm siyasi partilerin vekilleri dayanışma için aradılar, sordular onları ve tüm destekleyici sanatkarlarımızı Esenyurt Belediyesi salonumuzda ağırlamaya başlayacağız. Mesele milletin seçtiğine devletin başındakilerin hürmet göstermeyi bilmesi.
YENİDOĞAN ÇETESİ DAVASI: Bir yanda yenidoğan çetesi yankılanırken Sağlık Bakanı gelmiş mecliste yenidoğan ünitelerini nasıl yöneteceğine dair bütçe istiyor. Hastane sahipleri o kadar hatrı sayılır bireyler ki hala kapanmadı. O kadar şımarmışlar ki; savcıyı tehdit ediyor. Savcı beyin canına tak ederek yeni operasyon başlayarak ortaya çıkıyor. İhbardan sonra bile çocuk vefatları devam ediyor. O sürecin sağlık müdürü bugün Sağlık Bakanı. Kendisine bakan muamelesi yapılmasını bekliyor. O bakan istifa edecek, o hesap verilecek. O vakte kadar kimse sizin yüzünüze bakmayacak. 47 sanık var bir tanesi devlet memuru değil. Neden? Zira beyefendi ortada kalacak. Bu millet her şeyi gördü.
BAKAN TEKİN’İN LAİKLİK SÖZLERİNE TEPKİ: Milli Eğitimi tarikatlara yönettiren bir bakan ile karşı karşıyayız. Öğrencilerin yüzde 25’inin elinde en az birinin bıçak olan, okula aç giden, bir ayran alamayan, yemek dağıtma sözünü unutan, okulları pislik götüren bir bakansın. CHP köyde cemaat yokken, cepheye ezanı, bayrağı, mescitte barındırılan mühimmata ahır yaptırılan dedikleri samanları söyleyen, samanın üzerindeki Gazi Mustafa Kemal’in cephesine mermi yetiştirenlere iftira atıyorsunuz. Cami falan kapatmadık. Cami kapatmanın günahı varsa bu çocukları aç bırakmanın da günahı var. Bu rezilliklerin konuşulmasın diye yaptığın bir şey. Ne bakanlar geldi, ne bakanlar ne geçti ama bu kadar kötü ve beceriksizi gelmedi.
TEĞMENLERE SORUŞTURMA: Tarihte ilk defa 3 harp okulunun da birincisi bayan teğmenler. İşte size bir Cumhuriyet öyküsü. Atatürk’e, vatana, millete karşı olanlar bu başarıyı esasen hazmedemediler. Yemin merasiminde Mustafa Kemal’in askerleri dediler diye teğmenlere önce hiçbir şey olmadı. Sonra Hizbullahçı, gerici başın AK Parti’ye sinmiş uzmanları harekete geçti. Erdoğan, elini sıkıp ikram verdiği bayan teğmen başta olmak üzere hepsine saldırmaya başladı. Sonra soruşturmalar, darbeci diyenler… Suç emre itaatsizlik, asıl karın ağrısı Mustafa Kemal’in askerleriyiz demeleri. Bu 28 Şubatçılık oluyormuş. Mustafa Kemal yok 28 Şubat’ta. Sıkıntıyı 28 Şubat’a, 25 yıl geriye götürmeye çalışanlara diyorum ki, sizin hazımsızlığınızdır. Fesli Meczup Kadir’in anlayışına sahipseniz bilelim. Mustafa Kemal’in askerlerinden zarar gelmez ama 15 Temmuz’da gördük Fetullah Gülen’in askerileri ne yaptı gördük. “Bu ülkeye kumpas kuruldu” derken neler yaptığınızı da gördük. O askerle sahip çıkmak vatan borcudur. Geçen seneye kadar okunan, bu yıl da Erdoğan’ın da katıldığı bordo berelilerin merasiminde okunan yemin aynı yemin, yeminde bir sorun yok.
Ayrıntılar geliyor…