Tülay Hatimoğulları’ndan ‘her yer Gazze olacak’ ifadelerine açıklama: Sözlerim çarpıtıldı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, dün Diyarbakır’da yaptığı bir konuşmada sarf ettiği, “Barışı inşa edeceğiz yahut negatif yönde kırılmalar gerçekleşecek, her yer Gazze olacak” sözlerine ilişkin yazılı bir açıklamada bulundu.

Hatimoğulları, kelamlarının çarpıtıldığını ifade ederek, “Son söyleyeceğimi öne alarak başlamak istiyorum: Tüm gayretimiz onurlu bir barış içindir. Nokta. Dün Diyarbakır’da yaptığım bir konuşmada söylediğim sözler, kimi medya organlarında ve sosyal medya mecralarında çarpıtılmış, manasından uzaklaştırılarak “tehdit” maksatlı kullandığım iddia edilmiştir. Bu tarif ve yaklaşım ile söylediklerimin en ufak bir ilgisi yoktur. Bu kadar kritik ve çok önemli bir periyotta tam manasıyla sorumlu ve ihtimamlı yaklaştığımızın bilinmesi gerekir” dedi.

‘SÖZLERİM MANASINDAN UZAKLAŞTIRILDI’

Hatimoğulları açıklamasının devamında şunları kaydetti: “Bugün olması gereken, hem Türkiye sonları içinde hem de Ortadoğu’da Kürt probleminin demokratik ve barışçı tahlilinin sağlanmasıdır. Yalnızca yerel değil aynı vakitte bölgesel bir mesele olan Kürt sorununun çözümü için parti olarak elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu her konuşmamızda belirtiyoruz. Barışçı tahlil her türlü yıkımdan da kaçınmanın tek yoludur. Vurgulamak istediğim de bu bahistir.

Böyle bir devirde tepki ya da tehdit lisanı ile herhangi bir tahlil elde edilemeyeceğini deneyimlerle bilen bir partiyiz. Esas problemimiz, en sağlıklı şekilde barışçı ve demokratik tahlilin gerçekleşmesi için adımlar atılmasıdır. Kamuoyuna hürmetlerimle sunarım.”

Tülay Hatimoğulları şöyle konuşmuştu:

“İmralı’nın kapıları şimdilik açılmıştır. Tarihî bir kırılma anından geçmekteyiz. Bu tarihi kırılma anında, ya pozitif yönde bir kırılma gerçekleşecek, barışı inşa edeceğiz yahut negatif yönde kırılmalar gerçekleşecek, her yer Gazze olacak. O nedenle devletin aklına biz buradan seslenmek istiyoruz bir kere daha. İmralı’da gerçekleşen bu görüşme yetmez. İmralı’nın kapıları açılmalıdır. Sayın Öcalan’ın barış için, Ortadoğu’nun barışı için de, yalnızca Türkiye için değil, bütün Ortadoğu’nun barışı için çalışabileceği fiziki şartların sağlanması gerektiğinin altını buradan bir sefer daha çiziyoruz.”